Perşembe, Mayıs 23, 2019

Kibirle Gelen Yenilgi ve İkarus'un Kanatları

İslam Gemici - Serbest Gazeteci (Freelance Journalist)

Norveçli yazar Samuel Bjork'un "Ben Yalnız Gezerim" isimli polisiye - gerilim romanını okurken rastladığım birkaç tespit, bazı konularda aklıma ilginç fikirler getirdi. Birincisi, cinayete şahit olan 13 (onüç) yaşındaki Tobias'ın takvim ve yılbaşıyla ilgili düşüncesi: "Tobias ilkbaharı çok severdi. Kışın pençesini gevşettiğini görmek, yeni imkânların önünün açıldığını, yeni bir şeyin olacağını, dünyânın değişeceğini hissetmesine neden oluyordu. Sık sık yılbaşı gününün, kışın ortasında değil de ilkbaharda olması gerektiğini düşünmüştü. 31 Aralık'taki gün asla değişik değildi ama ilkbaharda her şey, ağaçlarda yeni açan yaprakların güzel yeşili, ormanda ve yerlerde açan çiçekler ve boy atan bitkiler, geri dönen ve dalların arasında cıvıl cıvıl ötüşen kuşlar farklıydı."
Kitabı incelemek için: Tıklayın lütfen

1582'de Papa 13. Gregorius'un eski takvimden 10 gün atarak yaptığı Gregoryen Takvimi'ndeki yılbaşı gününün kışın tam ortasına gelmesini bugün dahi anlayabilmiş değiliz. Fakat "kabul" olunan bu takvim saçmalıktan başka da birşey değil. Nitekim romandaki Tobias İversen bu çelişkiyi gayet güzel izah ediyor: 31 Aralık'ta ne değişiyor ki, ertesi gün yılbaşı oluyor? Halbuki her millet kullandığı takvime "kendi hayatlarını etkileyen önemli olayları" başlangıç olarak almıştır. Mesela Yunanlılar ilk olimpiyatları, eski Mısırlılar Nil nehrinin taşması, ekim, dikim ve hasat zamanlarını, Hıristiyanlar Hz. İsa'nın doğumu olarak kabul ettikleri yılı, Müslümanlar Hz. Muhammed'in (S.A.V) Mekke'den Medine'ye hicretini başlangıç olarak almışlardır. Bu mevzuyla alakalı olarak 2011'de "Takvimdeki Son Yaprak" başlıklı bir yazı hazırlamıştım: https://www.dunyabulteni.net/hayata-dair/takvimdeki-son-yaprak-h185062.html

Romanda bahsedilen ikinci mühim husus da kibir ve İkarus'un eriyen kanatlarıdır: "Mia (dedektif) yatağa oturdu ve düşünmeye başladı. İkarus'un kanatları. İkarus güneşin çok yakınından uçmuş ve kanatları erimişti. Güç zehirlenmesi. Kibir... Roger Bakken (cinayet zanlısı) bu çizginin dışına çıkmıştı."

Bu satırları okurken, bir an durdum, Türkiye'nin son 7-8 yıl içinde yaşadıkları, idarecimizi ve onun geçirdiği karakter değişmesini düşündüm: Evet, özellikle son birkaç sene içindeki "kibir" ve bundan kaynaklanan "güç zehirlenmesinin" ülkemize ve Akparti'ye verdiği büyük zararı yeniden hatırladım. Sonra hükümet yanlısı bir yayın politikası izleyen Yörünge dergisinde yayımlanmış olan Dr. Özkan Öztürk imzalı "İkarus Sendromu" yazısına denk gelip, okudum: http://www.yorungedergi.com/2019/01/ikarus-sendromu/

Dr. Öztürk kısaca diyor ki: "İkarus, Yunan mitolojisinin bir kahramanıdır. İkarus ile babası bir kulede hapsedilmişlerdir. Babası kulede bulduğu balmumuna kuş tüylerini yapıştırarak İkarus için kanatlar yapar ve kuleden atlayarak ona "üstündeki güneşe ve altındaki denize fazla yaklaşmadan uçmasını" sıkıca tembihler. İkarus’un uçmaya başlamasıyla gökte... Devamı için: https://www.alemihaber.com/onuncusite/haber/kibirle-gelen-yenilgi-ve-ikarusun-kanatlari-53490

*******************

I thought about the change of character that Turkey has experienced in the last 7-8 years, our administration, Tayyip Erdogan, and its predecessor: yes, I remembered the great damage that has caused to our country, especially the "arrogance" and the "power poisoning" that has been caused by it in the last few years. Then the trajectory published in the journal, Dr. Özkan Öztürk signed the article "Ikarus syndrome" I read.

Dr. Öztürk briefly says: "Ikarus is a hero of Greek mythology. Ikarus and his father were imprisoned in a tower. His father made wings for Ikarus by gluing bird feathers to the wax he found in the tower, and he told him to jump out of the tower and fly in close proximity to the sun on top of him and the sea beneath him. When Ikarus begins to fly, his perfect glide in heaven spells him and forgets what his father has said. With the intoxication of perfection and arrogance, he rises to the sun and with the melting of wax, his wings are scattered and he dies by falling on the ground."


*

Я вспомнил, что Турция пережила последние 7-8 лет, наш управляющий Тайип Эрдоган и его характер изменились: да, особенно в последние несколько лет "высокомерие" и "силовое отравление", вызванное этим, нанесли большой ущерб нашей стране. Затем доктор, который был опубликован в журнале Orbit Я прочитал статью "синдром Икара" с автографом Özkan Öztürk.

Доктор Öztürk кратко говорит: "Икар является героем греческой мифологии. Ikarus и его отец были заключены в башню. Его отец склеивает птичьи перья воска, который он нашел в башне, делая крылья для Икара и прыгая с башни, чтобы он "летал на солнце и под ним, не приближаясь к морю". Когда Икар начинает летать, он прекрасно скользит по небу, он заклинает себя и забывает о том, что сказал его отец. С опьянением, которое дает чувство совершенства и высокомерия, он поднимается к Солнцу и расплавляется воском, и его крылья распадаются и падают на землю и умирают."

*

Pensé en el cambio de carácter de que Turquía ha experimentado en los últimos 7-8 años, nuestra administración, Tayyip Erdogan, y su predecesor: sí, me acordé de el gran daño que ha causado a nuestro país, especialmente la "arrogancia" y el "poder de intoxicación" que ha provocado en los últimos años. Entonces la trayectoria publicada en la revista, el Dr. Özkan Öztürk firmó el artículo "Ikarus syndrome" que leí.

El Dr. Öztürk dice brevemente: "Ikarus es un héroe de la mitología griega. Ikarus y su padre fueron encarcelados en la torre. Su padre hizo alas para Ikarus pegando plumas de pájaro a la cera que encontró en la escapar, y le dijo que salte de la escapar y volar muy cerca del sol en la parte superior de él y el mar debajo de él. Cuando Ikarus comienza a volar, su perfecto planeo en el cielo lo hechiza y olvida lo que su padre ha dicho. Con la embriaguez de la perfección andrene, se levanta al sol y con el derretimiento de la cera, sus alas se dispersan y muere cayendo al Suelo."


*

فكرت في تغيير الطابع أن تركيا شهدت في الماضي 7-8 سنوات ، الإدارة ، رجب طيب أردوغان ، سابقتها: نعم, تذكرت الأضرار الجسيمة التي تسببت في بلدنا ، وخصوصا "الغطرسة" و "السلطة التسمم" التي قد تسببها في السنوات القليلة الماضية. ثم نشر المسار في المجلة ، وقع الدكتور أوزكان أوزتورك المقالة "متلازمة إيكاروس" التي قرأتها.

يقول الدكتور أوزتورك باختصار: "إيكاروس هو بطل الأساطير اليونانية. إيكاروس ووالده سجنوا في برج صنع والده أجنحة لـ (إيكاروس) عن طريق لصق ريش الطيور بالشمع الذي وجده في البرج ، وقال له أن يقفز من البرج ويطير بالقرب من الشمس فوقه والبحر تحته. عندما يبدأ (إيكاروس)بالطيران طائرته المثالية في الجنة تتهجئه وتنسى ما قاله والده مع تسميم الكمال والغطرسة ، يشرق إلى الشمس ومع ذوبان الشمع ، أجنحته مبعثرة ويموت بالسقوط على الأرض."

*

J'ai pensé au changement de caractère que la Turquie a connu au cours des 7-8 dernières années, à notre administration, Tayyip Erdogan, et à son prédécesseur: Oui, je me suis souvenu des grands dommages qui ont causé à notre pays, en particulier l ' "arrogance" et l ' "empoisonnement du pouvoir" qui a été causé par elle au cours des dernières années. Puis la trajectoire publiée dans le journal, Le Dr Özkan Öztürk a signé l'article "Le syndrome D'Ikarus" que j'ai lu.

Le Dr Öztürk dit brièvement: "Ikarus est un héros de la mythologie grecque. Icare et son père ont été enfermés dans une tour. Son père fit des ailes pour Ikarus en collant des plumes d'oiseau à la cire qu'il trouva dans la tour, et il lui dit de sauter hors de la tour et de voler à proximité du soleil sur lui et de la mer sous lui. Quand Ikarus commence à voler, son parfait plané dans le ciel l'Épelle et oublie ce que son père a dit. Avec l'ivresse de la perfection et de l'arrogance, il se lève vers le soleil et avec la fonte de la cire, ses ailes sont dispersées et il meurt en tombant sur le sol."


*

Я згадав, що Туреччина пережила останні 7-8 років, наш керуючий Тайіп Ердоган і його характер змінилися: так, особливо в останні кілька років "зарозумілість" і "силове отруєння", викликане цим, завдали великої шкоди нашій країні. Потім доктор, який був опублікований в журналі Orbit Я прочитав статтю "синдром Ікара" з автографом Özkan Öztürk.

Доктор Öztürk коротко каже: "Ікар є героєм грецької міфології. Ikarus і його батько були укладені в вежу. Його батько склеює пташине пір'я воску, який він знайшов у вежі, роблячи крила для Ікара і стрибаючи з вежі, щоб він "літав на сонце і під ним, не наближаючись до моря". Коли Ікар починає літати, він прекрасно ковзає по небу, він заклинає себе і забуває про те, що сказав його батько. З сп'янінням, яке дає відчуття досконалості і зарозумілості, він піднімається до Сонця і розплавляється воском, і його крила розпадаються і падають на землю і гинуть."

Hiç yorum yok:

Steven Spielberg Sineması

Yeni bir belgesel film seyretmeye başladım: 2018 yılı yapımı, James Cameron's Story of Science Fiction (James Cameron'dan Bilim K...